İnternet Exporler 8 ile gezin |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Sakalar'ın Boy ve Oymakları |
|
|
SAKALAR'IN RİZE VE ÇEVRESİ'NDE YERLEŞEN BOY VE OYMAKLARI
1177 yılında, Kıpçaklı Gürcistan Başkumandanı Kubasar (14) sayesinde, Orbelyanlı eski Başkumandan Libarit oğlu İvane'nin isyanını bastırarak tahtını kurtaran Gürcistan Kralı III.Giorgi Orbelyanların ataları adlarını kiliselerden kazıtmış ve "Kartlis Çkhovreba"dan da çıkartmıştı. Bunun yerine seki Ermenice tercümelerinden ve aile hatıralarından faydalanan rahip Orbelyanlı Stepanos, 1295 de tamamladığı
"Orbelyanlar Tarihi"nde şunları belirtiyor:
İranlılar (doğrusu Uraltullu) Gürcistan'a hakim iken, Khazar ve Hunlar'a komşu Çenesdan (Kaşgar) Hükümdarı ölünce, oğulları arasında taht kavgaları başladı. Sonunda yenik kolun başı genç prenses, bütün devlet hazinesi ve taraftarları ile kaçarak, Daryal'ı geçip, Gürcistan'a geldi. Düşmanı ülkeden kovsun diye, Çenasdanlılara beğendikleri yerler verilerek, şerefle yerleştirildiler. Prensler'i Orbet (15) (Kartal Yurdu) kalesine yerleşti ve Orbetli/Orbelyan ahalisi de "Çenli" (16) "Çin-Çavat" diye anılmağa başladı. Orbelyanlar ülkesinin başkumandanı olarak Persler'i ülkeden kovdu.
Sonra, ilk Gürcistan Kralı Parnovas (M.Ö.302-267) başa geçince, Orbelyanlar, ülkede kraldan sonra ikinci şahsiyet sayılarak çok şereflendi ve ocaklık halinde Başkumandanlığı ellerinde tuttular (1177 yılına kadar). Bu hanedanın (17) "Oret" kalesine "Şam Şolde" (18) adı verildi. Gürcistan Krallarına taç giydirme imtiyazı, bu hanedana aitti. Bu hanedandan gelenler, dini adlar dışında hep: Arat, Elikum, Libarit(19) gibi soylarına mahsus adlar taşırlar.
Biz, Sakalar'ın Gogar/Gugar boyuna göre: Doğu'da Gence Kazak kesiminden batıda Çoruk ağzı'na varınca yayılan ve merkezi Orbet/Şemsolde olan Sancaklı Eyelit'in en batıda, Şavşat, Ardanuç, Artvin, Borçka ve Gönye'yi içine alan Sancağın "Kalarç" adını taşıdığını ; bunun, M.S.150 yıllarında yazılan PTOLEMOUS'un coğrafyasında (20) Kalarzen, Gürcü kaynaklarında Kalarçet (Kalarç Yurdu), 305 yılından bahseden Arşaklı kronikinde Kalarç ve sonraları Kalarçlar denildiğini görüyoruz. Bu ad, (arslan/aslan, kurşak/kuşak, varşak/vaşak adlarında olduğu gibi) "r" sesinin yutulmasıyla "Kalaç" adlı büyük Türk urugunun bir kolu olarak Saka göçleriyle Aşağı Çoruk boyu ve Rize Batum arasına yerleştiği anlaşılıyor. Ötedn beri buradan Karadeniz'e doğru esen sert, kuru ve kayıkları deviren yele de, Batum Rize arasında hala "Kalaç yeli" denmesi de, 2700 yıllık bir Türk belirtisidir.
Rize'de, gelişigüzel köy adları resmen değiştirilirken, bir Türk unvanı hatırası olan Çenesdanlı/Orbelyanların "Libarit" adlı köyü de, Cumhuriyet devrimizde "Yalıköy" diye bozuk Türkçe bir ad almış. (Yalıköyü denmek doğrudur).
Askur (Azgur/Yazgur) adlı Oğuz/Türkmen boyu hatırası : Kaşgarlı Mahmud'un "Yazğır", sonraki kaynakların "Yazır" dediği Boz Ok kolundan Ay Alp oğlu sayılan bu boyun bir topluluğu, Ahıska'nın altında ve Kür boyundaki bir kale olarak Kartlis Çkhovreba'da "Askuret" (Askur yurdu) ve Türklerce "Azgur diye anılıyor. Bir adaşı Azgur da Bitlis'in Van Gölü güneyindeki Kızan ilçesinde köydür.M.S.131 yılında batıdan doğuya Karadeniz kıyılarını görüp dolaşan Abrianos Rhizios (Rize) çayının 4 Roma mili (1 mil=1480 m) doğusundaki çayın adının, (Yunanca eserinde) Askuros ve Latincesinde Askurus adıyla anıldığını belirtir.(21)
Şüphesiz ki, Yunancadaki sonek "os" ve Latincenin "us" ayırdedilince Sakalar ile birlikte gelen "Askur/Azgur" adlı Oğuz Boyu'nun Rizemiz'deki 131 yılında tesbit edilen dalı kalabalık idi, bu çaya adını vermiş oldu. Şunuda düşünmek gerekirki, Rize Askurlar'ı bu bölgede tek Türkmen/Oğuz topluluğu değildi; soydaşları vardı. Çoruk ağzına kadarki Kalarç/Kalaç boyundan başka Çoruk başlarında ve Bayburt İspir kesiminde, Sakalar'ın "SESPEİR" (22) boyu, Sibir/Sinerya'ya da aını veren bir kolunun dalı olarak buralara yerleşmişti. Erzurum'un "Ispir" ilçesi adında hatırası yaşamaktadır. Çok kalabalık ve bir beğlik kurmuş olan bu kabileyi Herodot, Kolklar ile Melya arasına yayılmış gösterir. "Kartlis Çkhovreba"da ise Çoruk'un eski adının Siper ırmağı olduğu ve Karadeniz'e de, bunların (Rize, Batum ve Acara dahil) kıyılara hakim oluşundan "Siper Denizi" denildiği belirtilir.
Abrianos'tan sonra Yunanca yazılan bir "Anomim Deniz Kıyıları Seyahati"nde ise, Arkkhabis kıyılarından batıda Ophius (Of) çayına kadarki bölgenin yerlileri eskiden EKEKEYRİLER idi deniyor.(23)
Biz Çoruk ırmağı adınında , Kıpçak Türkleri kolundan "Çor" uruğundan kaldığını tesbit ediyoruz. Kırgız Elininde "Edige
Uruğu" oymaklarından birinin adı, bugünde "Çoruk/Çuruk"tur. Mardin Diyarbakır arasındaki 12 oymaklı "Kiki Çukuran" (Çuruklar Kikisi) ve 12 otymaklı "Kiki Khalancan" (Khalaçlar Kikiksi) adlı 24 oymaklı Kikiler'in yarısının Kalaç ve yarısının "Çuruk" adını taşıması, Çoruk boyundaki Kalaç ve Çoruk'a ad verenlerle ilgisini belirtiyor. M.S.197 yılından 660 yılına varınca Arşaklı kronikleri ve sonraki eserlerde, Dağıstan Demirkapı/Derbennd şehri ve geçidinin adı "Çor ve R-L değişimi ile "Çol" idi. Arapçada "ç" sesi olmadıuğından bunların Horasandaki koluna "Sol Türkleri" deniyordu. Aslı bir yüksek rütbe anlamına gelen "Çor"dur. Bir kolu bugün altaylar'da "Şor" diye anılır. Macarca'daki gibi, eski Türkçede "k" soneki çokluk bildirir: Peçen/Peçenek, Kıpıç/Kıpçak, Soğd/Soğdak...gibi.
Abrianaos Of suyundan Çoruk'a kadar sıra ile şu çayların adını ve ağızları arasındaki mesafeyi (24) verir :
Ophius (Of) Çayı'ndan Psykros Suyu'na 4 mil
Psykros'tan Kalos(İyidere) suyuna 4 mil
Kalos'tan Rhizios (Rize) Suyu'na 16 mil
Rhizios'tan Askur Suyuna 4 mil
Askuros'tan Adineos Suyuna 8 mil
Adineos'tan Kordyla Suyuna 13 1/3 mil
Kordyla'dan Odeinos (Atina=Pazar) Suyuna 10 2/3 mil
Odeinos'tan Prytanis Suyuna 5 1/3 mil
Prytanis'ten Pyksites Suyu'na 12 mil
Pyksites'ten Arhabis (Arhavi) Suyuna 12 mil
Arkhabis'ten Apsaroh Suyuna (Khopa) 8 mil
Asparos'tan Akampis (Çoruk) ırmağına 2 mil
|
|
|
|
|
|
|
|
|